7 Ekim’den sonra, İşgalci, saldırgan İsrail tarafından Gazze’ye 12 binden fazla hava saldırısı yapıldı. Bu saldırılarda, silahsız, masum Filistinli Müslüman kardeşlerimizin üzerine birkaç atom bombasına denk düşecek kadar bomba (Hiroşima’ya atılan bombanın gücü 15 kilotondu.) atıldı. Atılan bombaların içinde Beyaz Fosfor Bombası ile değişik kimyasalların bulunduğu gaz bombalarının da atıldığı ifade edilmektedir.
Otuz binin üstünde bina yerle bir edildi. Yerle bir edilen binaların içinde fırınlar, ibadethaneler, okullar, hastaneler, evler, resmi kurum ve kuruluşlar da yer almaktadır.
Fırınlar (12 fırın yerle bir edildi.), ibadethaneler (52 cami tamamen yıkıldı, 110’u da büyük hasar aldı, birkaç tane de kilise yıkıldı.) okullar (45 okul tamamen yıkıldı, 212’si ağır hasarlı, yıkılan okulların içinde BM’nin okulları da mevcut), hastaneler (İsrail, daha önce yirmi civarında hastaneyi vurduğu, bir hafta önce de Gazze’deki El-Ehli Baptist Hastanesi’ne saldırması sonucu 471 kişiyi şehit ettiği, iki üç gündür de Şifa Hastanesini, Endonezya Hastanesini ve Kudüs Hastanesini vurduğu ve onlarca insanı öldürdüğü ve öldürmeye devam etmektedir…) ve zor şartlar altında yaşamaya çalışan on binlerce insanın bulunduğu göçmen kampları öncelikli hedefleri olmuştur. Ayrıca İsrail, yeni yerleşimcileri (!) / hırsızları / işgalcileri silahlandırarak terörist gruplar halinde silahsız halkın üstüne salmaktadır.
İsrail’in bu vahşi saldırılarından ekin tarlaları, zeytin ağaçları, diğer bitkilerle hayvanlarda nasibini almıştır.
Bunların hepsinden daha önemlisi an itibari ile İsrail; 3826’sı çocuk, 2326’sı kadın olmak üzere 10 bine yakın insanımızı şehit etmiştir. Bilinmeyen binlerce şehit ise yıkılan binaların altında, uğrunda can verdiği toprağına kavuşmayı beklemektedir. Kayıtlara göre 32 binin üstünde yaralı vardır. Yıkılan binaların yıkıntıları altında kurtarılmayı bekleyen yaralıların sayısı ise henüz bilinmemektedir.
Allah aşkına, kıyamet mi koptu da haberimiz yok?
Bu bebeklerin ve çocukların suçu ne?
Bu kadınların ve yaşlıların suçu ne?
Bu hastanelerdeki masumların suçu ne?
Bu toprağını ve vatanını İsrail’in işgalinden koruma mücadelesi veren direnişçilerin suçu ne?
“Kudurmuş Köpek” İsrail’in bu vahşetine Şer İttifakı (ABD, İngiltere, AB Ülkeleri, Vatikan vb.) doğrudan doğruya kayıtsız şartsız destek verirken; bir şey yapmadan bekleyen
BM, BMGK, İnsan Hakları Kuruluşları vb. kuruluşlar da bu vahşete destek vermiş olmuyorlar mı?
Böyle bir vahşet dünya tarihinde ne yaşanmış ne de bir daha yaşanır?
Peygamber Efendimizin; “Bir kötülük gördüğünüz zaman onu elinizle, gücünüz yetmezse dilinizle, ona da gücünüz yetmezse kalbinizle buğz ediniz.” sözünün gereğini yerine getirelim.
Hiçbir ölçü ve kural tanımadan Filistinli / Gazzeli Müslüman kardeşlerimize soykırım uygulayan zalim İsrail ve ona destek verenlerin mallarını alarak paramızla onlara destek olmayalım… Hiç olmazsa bunu yapalım. Onlar bunu anlayacaklardır.
Bebek katillerinin kanlı elleriyle ürettikleri;
“Nike, Adidas, Polo, Levi’s, Vakko, Calvin Klein vb.” markalarını giymeyelim… BOYKOT EDELİM!
Çocuk katillerinin ürettiği;
“McDonald’s, Burger King ve Starbucks, KFC vb.” mekânlarında yemek yemeyelim, kahve içmeyelim… BOYKOT EDELİM…
Vahşilerin ürettiği;
“CocaCola Grubu (CocaCola-Fanta-Sprite-FuseTea-Cappy), Pepsi Grubu (Pepsi, Yedigün, Fruko, Lipton Ice Tea), Sprite, Schweppes vb.” içeceklerini almayalım, içmeyelim… BOYKOT EDELİM…
Bebek katillerinin ürettiği;
ALGIDA dondurmaları ile DORİTOS, RUFFLES, LAYS cipslerini çocuklarımıza yedirmeyelim… BOYKOT EDELİM…
Siyonist katillerin kanlı ve kirli elleriyle ürettikleri;
“Colgate, İpana; Dove, Lux; Elidor, Loreal, Pantene; Alo, Ariel, Omo vb.”
ürünleriyle kirlenmeyelim… BOYKOT EDELİM…
Devlet olarak da İsrail’le tüm ticari ilişkileri askıya alalım.
Herhangi bir devlet kurumda, dinlenme tesislerinde, misafirhanelerinde, okul kantinlerinde vb. yerlerde İsrail mallarını kullanmayalım, satışını yapmayalım. Yüksek Hızlı Trenlerin kafeteryalarında satış yapan, Filistin’i destekleyen elemanlarına mobbing uygulayan Sturbucks’ın sözleşmesine son verildiği gibi, -varsa- tüm diğer kamu kurum ve kuruluşlarında da bu örnek davranış sergilenmeli ve hemen sözleşmeleri iptal edilmelidir.
“Gerçek şu ki, onlar hileli-düzenler kurdular. Oysa onların düzenleri, dağları yerinden oynatacak da olsa, Allah katında onlara hazırlanmış bir düzen vardır.” (İbrahim Suresi 46. ayet)
“’Zalimlere asla meyletmeyin.’ ayeti doğrultusunda söz ve davranışlarımızla; yiyip içtiklerimizle, giyip yaptıklarımızla zalime destek olmayalım, zulme rıza göstermeyelim.”
UMRAN KÜLTÜR VE MEDENİYET HAREKETİ