103 yıl önce bugün 7 düvele karşı mücadele vererek “Çanakkale Geçilmez!” ibaresini tarihin altın sayfalarına yazan milletimiz/ümmetimiz, yine bir 18 Mart günü Afrin zaferini gerçekleştirdi. Bu uğurda gözünü kırpmadan canını veren şühedaya yüce Allah’tan rahmet dilerken geride bıraktıkları yakınlarına ve milletimize sabır niyaz ediyor, gazilerimize de acil şifalar diliyoruz.
Şer İttifakının (ABD, AB, İngiltere, İsrail/Siyonizm) binlerce tır/uçak dolusu silah ve mühimmatla desteklediği, finanse ettiği, kendi “kara ordusu” gibi eğittiği ve kullandığı PKK/PYD/YPG/KCK/DEAŞ vb. taşeron örgütlerine karşı alınan bu galibiyet hiç şüphesiz Şer İttifakına ve onların taşeron örgütlerine vurulan büyük bir darbedir.
Afrin Harekatı burada kalmamalı, Membiç, Fırat’ın Doğusu ve Kandil’e kadar devam ettirilmelidir. Bu harekat, Afrin’de olduğu gibi, masum Kürt ve Arap kardeşlerimizin birinin bile burnu kanamadan yapılmalıdır. Bu mücadelenin; Şer İttifakı ile iş tutan, onların hedeflerini gerçekleştirmek için mücadele veren, onların kanlı maşası olanlara karşı verildiği, tüm Kürt ve Arap kökenli kardeşlerimize en iyi bir şekilde anlatılmalı ve onların da desteği alınmalıdır. Çanakkale’de; Türk’ü, Kürt’ü, Laz’ı, Çerkez’i, Arap’ı rengi, ırkı ne olursa olsun tüm Müslümanlar, İslâm sancağı altında birleşerek Haçlı Sürülerine Çanakkale Boğazı’nı nasıl mezar etmişlerse, bugün de Şer İttifakının bu Küresel Kuşatmasına karşı aynı şey yapılabilir, yapılmalıdır ve kurdukları hileli düzenleri başlarına geçirilmelidir.
Afrin, İdlib, El-Bab ve diğer bölgelerdeki kardeşlerimizin hayat şartları iyileştirilmeli, bulundukları yerler güven bölgeleri haline getirilmeli; tüm halkımız, sivil toplum kuruluşları ve kanaat önderleri, bu büyük acıyı yaşayan kardeşlerimizin acılarını paylaşmalı, gönüllerini fethetmelidirler. Her türlü yardım yapmak için seferber olmalıdırlar. Yaşadıkları bölgeler bayındır hale getirilerek yeniden inşa edilmelidir.
İslâm coğrafyası ile irtibatımızı kesmek, güney sınırımızda terör koridoru oluşturmak, enerji geçiş yolları ile ticaret yollarını kontrol altına almak, coğrafyamızın zengin yer altı ve yer üstü kaynaklarına sahip olmak, kadim medeniyetlerin doğduğu ve yayıldığı yer olan İslam coğrafyasına yerleşerek yüz yıl önce yarım bırakmak zorunda kaldıkları paylaşımlarını tamamlamak için gelmiş oldukları bölgemizden, Allah’ın izni ve yardımıyla, ümmetin birlik ve beraberliği ile söküp atılacaklardır.
Binlerce kilometre mesafelerden gelerek, topraklarımızı işgal edip yaşanmaz hale getirenler, geldikleri gibi değil çok ağır bedel ödeyerek bir daha gelmemek üzere gideceklerdir.
Şer İttifakı İslâm coğrafyasından defolup gidene kadar mücadelemiz sürecektir.
ABD ihanetlerine devam ederse, ülkemizdeki tüm üsleri kapatılmalıdır.
NATO ile ilişkilerimizi gözden geçirilmelidir.
Özellikle 15 Temmuz Darbe girişimindeki rolü dolayısıyla İncirlik Üssü kapatılmalıdır.
İsrail’in Bölgemizdeki karışıklıktan yararlanarak Suriye sınırında 40 km’lik güvenlik alanı oluşturma girişimlerine izin verilmemelidir. Bunun için İslâm İşbirliği Teşkilatı ile Arap Birliği Teşkilatları göreve çağrılmalı, ortak tepki verilmesi sağlanmalı, yeniden dayanışma içerisine girilmelidir.
Buna gücümüz yeter.
Yeter ki, Müslümanlar olarak, Allah uğrunda gereğince cihad edenlere Allah’ın yardım edeceğini unutmayarak;
“Allah’ın ipine sımsıkı sarılarak dağılıp ayrılmayalım.”
Bir binanın tuğlaları gibi birbirimize kenetlenelim,
Aramızdaki farklılıkları, tefrikaya dönüştürmeyelim…
UMRAN KÜLTÜR VE MEDENİYET HAREKETİ